26 Mart 2016 Cumartesi

Nazım Hikmet


/Dosyalar/3418_nazim-hikmet-kimdir.jpg
Türk edebiyatında olukça önemli bir isim olan Nazım Hikmet Ran 15 Ocak 1902 yılında Selanik’te dünyaya gelmiş bir edebiyatçıdır. Her ne kadar şiirleri ile bilinse de Nazım Hikmet şiir dışında roman, oyun ve anılar da kaleme almıştır. Nazım Hikmeti genel olarak romantik devrimci olarak tanımlamaktadırlar. Nazım Hikmet yaşadığı dönemde yazdıkları ile büyük ses getirmiştir. Siyasi içerikli bazı yazıları ve siyasi görüşleri sebebi ile birçok kez tutuklanan Nazım Hikmet sürgüne gönderilmiş ve hayatının büyük bir kısmını parmaklıklar ardında geçirmek zorunda kalmıştır.

Nazım Hikmet Türk şiirinde oldukça önemli bir isimdir. Yazdığı şiirler birçok ödüle layık görülmüştür. Nazım Hikmet’in önemli eserleri arasında Unutulan Adam, Portreler,Milli Gurur, Sesini Kaybeden Şehir, 835 Satır, Kemal Tahir’e Mapushaneden Mektuplar ve Kuvayı Milliye sayılabilir.

Ahmet Hamdi Tanpınar


/Dosyalar/3417_ahmet-hamdi-tanpinar-kimdir.jpg
23 Haziran 1901 yılında, İstanbul`un Şehzadebaşı semtinde doğdu. Babası devletin çeşitli liva ve vilayetlerinde kadılık yapan, Antalya kadılığından emekli Hüseyin Fikri Efendidir.

Ahmet Hamdi`nin çocukluğu, babasının kadılığı nedeniyle Ergani Madeni, Siirt, Kerkük ve Antalya`da geçti. Ravza-i Maarif İptidai Mektebi`nde başladığı tahsiline Sinop ve Siirt rüştiyelerinde devam etti. Siirt`te, Katolik Dominicain misyonerlerinin idare ettiği Fransız mektebinde bir yıl kadar okudu.

Tarihin ilk mafyası


/Dosyalar/3437_tarihin-ilk-mafyasi.jpg
Mafyanın tarihte ilk varlığı, İtalya’nın Sicilya adasında ortaya çıkmış fakat daha sonraları tüm ülkeye yayılmıştır. Genellikle ekonomik temele dayanan ve siyasi hedeflere de yönelen, karmaşık ve gizli suç organizasyonları şeklinde gelişme göstermiştir. İtalyanca’daki “MORTE ALLA FRANCIA ITALIA ANESTA” yani “Fransa’ya ölüm, yaşasın İtalya” sözlerinin baş harflerinden oluşan MAFİA ; 18. yüzyılın ortalarında Sicilya ve Sardunya Adalarındaki halkın İtalya’ya bağlı kalabilmek için Fransa’ya karşı verdiği bağımsızlık mücadelesinden doğmuştur. 

Türklerden mafya babaları


/Dosyalar/3436_turklerden-mafya-babalari.jpg
KÜRŞAT YILMAZ
12 Eylül öncesinde Ülkücü Gençler Derneği (ÜGD) üyesi olan Yılmaz, sonraki yıllarda çek - senet tahsilatı işine girdi. İlk yasadışı işi sahte piyango bileti basmak olan Yılmaz, kısa sürede yakalandı. Yılmaz, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Özel Kalemi'nde çalışan Polis Memuresi Tülay Çetin'le sürpriz bir evlilik yapmasıyla tekrar gündeme geldi. İki cinayete karıştı ve cezaevinde bulunduğu dönemde özel izinle evlenen Yılmaz'ın adı ilk olarak Banker Kastelli olarak bilinen Cevher Özden'i ayaklarından kurşunlanması olayında duyuldu. Yılmaz'ın adının karıştığı en büyük olay, 1991'i 1992'ye bağlayan yılbaşı gecesi, Çakıl Gazinosu'nda işlenen Ayanoğlu cinayeti oldu. Yılmaz, "Kısmetim 1" gemisiyle ilgili davada 5 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılan Derya Ayanoğlu'nun babası armatör Osman Ayanoğlu'nu adamı Yavuz Kaşıkçı'yı öldürtmek suçundan yakalandı. Ancak delil yetersizliğinden serbest bırakıldı. 1992'de Kayhan Güvelioğlu'nu öldüren Yılmaz, 19 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı.

Mafya ve terör örgütü arasındaki fark


/Dosyalar/3433_mafya-tipi-organize-suc-ve-teror-orgutu-arasindaki-fark.jpg
Mafya tipi organize suç örgütleri ile terör örgütleri işlenen suçların tanımlan bakımından önemli farklılıklara sahiptirler. En önemli fark, suçun işleniş amacı olmakla birlikte, terörün tarifinde karşılaşılan bazı zorluklar, organize suçun tarifinde bulunmamaktadır. Örneğin, terör suçu siyasi içerikli olduğundan farklı tepkimeler doğurmaktadır. Bir kısım ülkeler yapılan eylemleri 'Bağımsızlık Savaşı' olarak görürken, diğer bir kısım ülkeler ise, bunları terör eylemi olarak yorumlamaktadır. Organize suçların faaliyetlerini sürdürüş şekilleri, terör gruplarına göre farklılık arz etmektedir. Terör örgütü elemanları, yaptıkları eylemlerle kıvanç duyarlar ve bu faaliyetleri örgüt bazında üstlenebilirler. Örgüt propagandalarını ve reklamını en iyi bu şekilde yapabileceklerini düşünürler. Organize suç örgütleri ise, yapmış oldukları faaliyetleri çoğunlukla gizlilik içerisinde ifa ederler.

Organize Suçlar


/Dosyalar/3432_organize-suclar.jpg
Amerika'da organize suçlarla ilgili çalışmalarıyla bilinen Hovvard Abadinsky, organize suçu toplumsal değerler çerçevesinde tarif etmekte ve çok geniş bir çerçeve çizmektedir. Organize suç örgütlerinin özelliklerinin tamamına yakınına yer verilen bu tanım bir özet gibidir.

Abadinsky'e göre organize suçlar; yasal veya yasal olmayan metotlarla para ve güç elde etmek maksaalyferen az üç düzeyli hiyerarşik bir yapı sergileyen ve belirli bir grup hiyerarşik disiplininde hareket eden ancak ideolojik amaçlı olmayan kişilerin yapmış olduğu eylemlerdir.
Ayrıca, Abadinsky organize suçların özelliklerini sekiz başlık altında toplamıştır:

Uydu nedir


/Dosyalar/1375_uydu-nedir.jpg
Güneş sistemindeki gezegenlerin etrafında gezegenden ayrılmadan dönen gök cismi. Uyduya peyk ismi de verilmektedir. Başlıca iki çeşit uydu veya peyk vardır. Bunlardan birincisi tabii uydudur. Bunun en güzel örneği dünyanın uydusu olan ay’dır. İkincisi ise sun’i uyduduruydu
Tabii uydu: Gezegenler içinde en çok uydusu olan Jupiter’dir. Tam 12 uydusu vardır. Hiç uydusu olmayan gezegenler ise Venüs, Plüton ve Merkür’dür. Jupiter’in 12 uydusunun en büyüklerinden dördünün 1610 yılında ilk yapılan teleskopları kullanarak Galile’nin keşfettiği bilinmektedir.